24 Aralık 2007 Pazartesi

Dön Artık Trabzon

Çocukluğumuzun ve gençlik yıllarımızın en korkulu deplasmanı idi Trabzonspor. Şampiyonlar diyarına girdiğinden beri, TS ve FB çekişmesi, diğer iki bizanslı ile olan çekişmeden daha farklı bir yere oturtmuştur kendini. TS nin şampiyonluğa oynadığı yılların büyük bölümünde FB ile çekişmesi, ve son olarak 96 yılındaki öldürücü darbenin yine FB' den gelmesi bu iki takım arasındaki maçların GS ve BJK nin TS ile oynadığı maçlara göre daha kritik olmasına neden olmuştur.

Hafızamdaki ilk TS maçı, Dobi Hasan' ın 90. dk attığı golle TS nin kazanmış olduğu maçtır. Ankarada idim ve maçı TV den izlemiştim. En sevdiğim spikerlerden olan Doğan Yıldız' dı spiker.. Bu spiker konusunu da bir ara girmek lazım.. Ama şimdi dağıtmayalı konuyu. Maçı ve şampiyonluğu o gol ile kaybetmiştik belki de..

Yine Ankarada TS ile oynadığımız ve İlyas' ın penaltıdan attığı gol ile kazandığımız 1-0 lık cumhurbaşkanlığı kupası maçını da tribünden izlemiştim..

Cumartesi günü oynanan maçtan çok keyif aldım. Ancak birşeyin birkez daha farkına vardım. Sanıyorum bir renk olarak TS futbol tarihimizdeki yerini bırakmak üzere..

Yanlış anlaşılmasın. Şampiyonluk ile ölçmüyorum. Ancak o korkulu TS maçlarının artık herhangi bir lig maçı kolaylığına dönüşmesi benim takıntım.. Evet 3-2 yendi FB ama, bu yeterli olmayan oyun ile 3-2 kazanması, bütün FB lilerdeki o rahatlık buna karşılık TS nin en motive olmuş hali ile oynuyor görüntüsü.. Buna rağmen sabaha kadar oynansa FB nin galip geleceği bir maç.. 7 yıldır TS FB yi yenemiyor... Rıdvanlı yıllarda TS korkulu bir deplasmandı.. İskenderi, Soneri, Hamisi, Büyük Orhanı ile yenik başladığımız maçlardı TS deplasmanları.. Artık kazanılması gereken bir deplasmana dönüşmüş durumda..

Umarım ligimizin devrimcisi takım eski görkemli günlerine döner Ersun Yanal ile..

Maça gelecek olursak.. Kadıköydeki maçlarımız içinde en kötüsü idi takım savunması olarak.. Kişisel hatalardan pozisyon verdiğimiz BJK maçı bile bu anlamda daha iyiydi.. Ancak bunun yanında da ne kadar "kazanan" bir takım hüviyetine sahip olduğunu da gösterdi. TS nin orta alanı çabuk geçtiği anlar sürekli sıkıntı yarattı doğal olarak.. Hele ki Yattara ve Gökdeniz etkili olunca maçtan bir türlü kopamadık.. Yine de daha takım görüntüsü veren FB idi ve maçı da TS nin yapısal zaaflarını kullanarak aldı..

4. hafta sonunda 7 puan kaybetmiş bir takım için çok iyi bir geri dönüş ile ligi lider ile aynı puanda ikinci sırada tamamladık. Şampiyonlar Ligindeki üstün performans da göz önünde bulundurulursa, gayet iyi bir ilk yarı geçirildi denilebilir. Bu sonucun oluşmasında en büyük payı elbette Zico' nun..

Şampiyonlar Liginde Sevilla ile eşleşmenin, Barcelona ya da Milan ile eşleşmekten farklı olmadığını düşünüyorum. Bu turda en şanslı kura Porto olurdu bence ki o da çok az bir fark yaratırdı. Avrupa macerasında bence bu sene itibari ile hedefe ulaşılmıştır. Bundan sonrası bu kadro ile ekstra olur. Ancak elensek bile içerde mutlaka galip gelmeli, ve kolay lokma olmadığımızı göstermeliyiz diye düşünüyorum.

Serhat


Fenerbahçe :3 Trabzonspor :2
STAT: Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu
HAKEMLER: Bülent Yıldırım , Cemal Gemici , Erdinç Sezertam
FENERBAHÇE: Volkan Demirel , Gökhan , Önder , Yasin , Roberto Carlos , Deivid , Selçuk , Mehmet Aurelio , Uğur (Vederson dk. 76 ), Alex (Ali Bilgin dk. 45+1 ), Semih
TRABZONSPOR: Ahmet , Serkan , Erdinç (Tayfun dk. 84 ), Çağdaş , Mustafa (Adnan dk. 72 ), Hüseyin , Ayman , Ceyhun (Ergin dk. 81 ), Yattara , Gökdeniz , Umut
GOLLER: Deivid (dk. 4), Semih (dk. 17), Alex (dk. 33) (Fenerbahçe), Ceyhun (dk. 21 ve 34) (Trabzonspor)
SARI KARTLAR: Hüseyin, Ayman, Serkan, Erdinç, Çağdaş (Trabzonspor), Mehmet Aurelio, Deivid, Selçuk, Volkan Demirel, Roberto Carlos (Fenerbahçe)

Hiç yorum yok: