28 Nisan 2008 Pazartesi

Galatasaray Şampiyon Gibi . Galatasaray :1 Fenerbahçe : 0

Burası Samiyen Burada Küfür Yok
Adnan Polat diyor ki , ben varsam , teknik direktör bile olmasa bu takım şampiyon olur ! Doğrusu FB!liler için çok antipatiktir Adnan Polat , bir GS anlaması için Aziz Yıldırım'a karşı hissiyatlarını hatırlatalım . Ama aralarında büyük farklar vardır icraat anlamında , biri soyut diğeri somut işlerin adamlarıdır , birinin yaptıkları elle tutulur gözle görülür , diğerininkiler pek ortalıkta görünmeden havada uçuşarak gerçekleşir . Ama sonuçta ikiside yiğittir , haklarını verelim . Dün Polat birkaç somut şeye imza atmıştı . Pankart güzeldi ama işler yolunda gittiğince ve şansları var ki gitti . Tersinden neler olabileceğini tahmin etmek zor değil , ama herşeye rağmen güzel pankarttı ...
Volkan sen bizim herşeyimizsin
Bence GS'lılar böyle bağırmalı artık , Lincoln'le olan kupa maçı sendromundan hala kurtulamayan bu değerli arkadaş orada olduğu gibi bu maçtada ( Hafta içi yaptığı güya profosyonel görünümlü açıklamaların nekadar sahte ve yapmacık olduğunu kanıtlarcasına ) sakatlanmasına rağmen sahada kalmayı tercih ederek ve bugüne kadar görüldüğü üzeri defansıyla dialog kurma özürlerinden birbaşkasını tekrarlayarak GS'a belkide bu yılki şampiyonluğu armağan etmiştir . Kupa'dan sonra bu ikinci kıyakla bence bu yıl GS'lıların en sevdiği figürlerden biri olamaya hak kazanmıştır .
Tribünlerden manzaralar
Sanırım yine Polat ve GS geleneğinden gelme bir olay olsa gerek ; M.Denizli , Feldkamp ve Hagi tribünde ve maçı yanyana izledi . Bu bence çok hoş(görülü) bir manzara ve örnek bir tabloydu , özellikle Kalli'nin oluşu manalıydı . Hem de davetli olarak ...
Maç
Maça GS hırslı istekli arzulu ve mücadeleci başladı , genelde görüntü olarak GS daha çok koşan topa hükmeden ve ceza sahasına gol için gelen takım hüviyetindeydi , ama ataklar ceza sahasında erimekten başka bir işe yaramıyordu , bir kontra topta Karan'ın direkten dönen topu hariç ciddi bir durum yoktu, bu ilk baskıdan sorna Fenerbahçe birkaç korner atışı ve cılız ataklarla göründükten sonra oyunsakinleşti , o sıralar aklımdan maç sanırım beraberliğe gider gibi bir düşünce geçiyorduki , sağdan gelen ortaya Volkan Edu kardeşliğinde yükselen FB defansı Nonda'ya küfürsüz maç ve şampiyonluk havası ikramında bulundu , GS arayıpta bulamadığı gole başta Volkan olmak üzeri bir "kıyak"la kavuşmuş oldu ... Burada oyunda sakat sakat kalan Volkan ve Kezman'ın penaltısından sonra çok eleştirilen Zico'yu da birkez daha eleştirmek gerekebilir , tam kestiremiyorum ama sakatlığının bu saçmalamada alakası olabilir mi bilemiyorum ! ...İkinci yarı FB ataklarını arttırır düşüncesindeydik , zaman zaman bunu yapar görünsede bu gerçek bir baskı olamadı , nedense FB dün akşam sanki olayın ciddiyetinden ve vehametinin farkından uzakta bir görüntü çizdi . Oyuncular yeterince konsantre ve istekli değildi . Genelde takımın çoğu kötü ve vasatın altındaydı ben yalnızca Gökhan'ı bunların dışında tutuyorum . Edu'da defansta bence çok çok başarılıydı . Yenilen golde Volkan'ın hatalı olduğunu düşünüyorum . Diğerlerinin hepsi çok kötüydü . Maldonado FB'nin ihtiyaçlarını karşılayacak bir adam olmadığı görüntüsü verirken , Marco kötü performansı ile bir başka sürprizdi . Kazım ve Uğur benim için henüz FB 'de oynarlar statüsüne sahip değiller , bir atımlık var olan barutlarını koca sezonda iki maç oynasınlar diye bekleyecek halimiz yok sanrım . Bu kantlardaki değişklikler Deivid 'in de konsantrasyonunu bozduğu için başarılı olamdı , dinamik GS ortasahasının Alex'i kitlemesi kadar da doğal birşey yoktu . Yanız savaşçı Kezman ve sonradan giren nöbetçi golcüde bu kez işe yaramadı . Hakem'e de bir söz, Türkiye'de ki hakem istikrarsızlığını kanıtlar bir yönetimdi . Kupa maçındaki hakem herşeye kart gösterirken , Aydınus güleryüzlü ve gerilimden uzak bir maç yönetmek uğruna ki bunda başarılı olduğunu söyleyebiliriz , göstermesi gereken kimi kartları göstermediğini söyleyebiliriz . Özellikle Ümit Karan ve Arda'nın sakatlanma numaralarını çok abartılı ve kartlık bulduğumu söylemeliyiz . Karan atılabilirdi bile ... Yinede bunlar asla sonuca bahane değil tabii ki..
İşte bu yüzden en büyük derbi bu !
"...Ben seni işte böyle sevdim,Ve öyle bekledim ki,Her gelmediğin gün de,Öyle bir özledim ki,Bütün tutuklulara yetecek,Özgürlük kadar…" ( bu satırların yazarını bulamadım kendisini saygıyla selamlarım)
Serhat maç öncesi yazısında çok güzel anlatmış bu derbiye ait duygularını , gerçektende bu derbi bizi dilenciler için kendine has bambaşka bir duygu seli ve tarifi yok... En önemli özelliğide bir ailede iki kardeşin iki ayrı tarafta aynı heyecanı duyabilmesi , iki canciğer arkadaşın farklı taraftan aynı duyguyu taşıması , baba ve çocuğun ayrı renklere gönül vermiş olarak bu heyecanı yaşaması vb . gibi şahsına münasır bir özelliğininde olmasında gizli ...
GS bu sezon ikinci kez A.S.Yen 'de FB'yi yenerek kupa'dan sonra ligde de belkide şampiyonluktan ederek . Bu iki takım arasında oynanan derbinin neden en büyük derbilerden biri olduğunu kanıtladı bize birkez daha . Ezeli rekabette bu işin favorisi olmaz . Tadıda zaten bundan yenmez . Bu yüzden bizde FB'li bir FUTBOL DİLENCİSİ olarak bu galibiyetten dolayı GS'ı ve yandaşı futbol dilencisi arkadaşlarımızı kutluyoruz .
Son hafta birbaşka olabilir bu ülkede, görülmemiş şekilde ...
İhtimali zayıf görsem de son haftaya üç takımda aynı puanda girebilir ( Önümüzdeki hafta Sivas , GS'yi yenebilirse tabii ) . Bu durumda Sivas şampiyon FB UEFA'ya , ya da 3'lü kompinasyonun hertürlüsü yaşanabilir . Bakalım göreceğiz ...
Çok heyecanı yüksek bir 13 gün olacak !
Futbol dilencilerine layık olmasını dileriz .


(F.D) Şeref Solmazer
İstanbul - 28 Nisan 2008

Galatasaray : 1 Fenerbahçe : 0


STAT: Ali Sami Yen
HAKEMLER: Fırat Aydınus, Bülent Gökçü, Serkan Ok
GALATASARAY: Aykut, Sabri(Mehmet Güven dk. 90+1), Emre, Servet, Hakan Balta, Barış, Ayhan, Mehmet Topal, Arda, Nonda(Hakan Şükür dk. 62), Ümit Karan(Song dk. 78)
YEDEKLER: Orkun, Hasan Şaş, Bouzid, Volkan Yaman

FENERBAHÇE: Volkan Demirel, Gökhan, Lugano(Yasin dk. 43), Edu, Uğur Boral (Vederson dk. 73), Kazım(Semih dk. 58), Aurelio, Maldonado, Deivid, Alex, Kezman
YEDEKLER: Serdar, Ali Bilgin, Selçuk, Gürhan
GOL: Nonda (dk. 37)
SARI KARTLAR: Ümit Karan, Mehmet Topal (Galatasaray)

27 Nisan 2008 Pazar

DERBİYİ BEKLEMEK

Galatasaray maçı ile artık ben de yavaş yavaş döneyim, Şeref' i yalnız bırakmayım.

Derbi günleri sıkıntılıdır, zamanla sürekli kavga edilir, dakikalar ilerlemekte inat eder.. Maç saati gelmez.. Bizim GS ile olan münasebetimiz, dünya derbisi ilan edildiğinden beri bazı entellektüel yorumcularımız tarafından eleştiriliyor belki ama, bu derbi dünya derbiliği sıfatını dünyada kaç kişinin takip ettiğinden dolayı değil işte bu lokal gerginliğinden alıyor zaten.. Bu iki kulüp sadece bu nedenle bile çok ama çok önemlidir.. Bize böyle bir miras bıraktıkları, karşılaştıkları herhangi bir günü bu kadar beklenir ve gerilimli hale getirdikleri için.. Hem varsın adı dünya derbisi olmasın, bizler için yani bu derbide taraf olanlar için ne önemi var ki...

FB, bu maçtan hangi sonuçla ayrılırsa ayrılsın benim için bu sene görevini yapmış bir takımdır.. Bundan sonra yapmaları gereken tek şey en kötü ihtimalle ligi ikinci bitirmek ve Ş ligi silsilesini devam ettirmektir. Bunu da başaracaklardır. Özellikle şampiyonlar ligi serüveni başından sonuna kadar nefes kesici idi.. Bize bu anları yaşatan ekibe ne kadar teşekkür etsek azdır. Ama yine de bugün bu ekibin son numarasını yapacağını ve Ali Samiyen' den zaferle döneceğini tahmin ediyorum. Saat hala 14.23 dakikalar geçmiyor...

Başarılar Fenerbahçe..


Serhat

24 Nisan 2008 Perşembe

Ünlü arap atı Yavuzhan'ı bilir misiniz ? ( FB'nin 30 ve 31. hafta maçları )

90'lı yıllarda at yarışı severler hatırlarlar pistlerin arap alarında efsane ismi vardı Yavuzhan . Bu atın en önemli özelliği %90 kanadığı yarışlarda ona oynayan ve güvenen yarışseverlerin yüreğini ağzına getirmesi ve yarışları herzaman fotofiniş çizgisinde burun farkıyla kazanmasıydı . Meraklıydık ozamanlar kasdi mi oluyor bu diye şüphelenip araştırıdık , sonradan öğrendik ki bu karizmatik atın özel bir huyu varmış , her koşuda yanına illa ki mücadele edecek onunla burun buruna gidecek bir at yani rakip istemiş , öyle alıp başını 5 boy gitmek karakterinde yokmuş . Bunu öğrendik ama yinede her yarışında aynı heyecanı yaşamaktan alıkoyamadık kendimizi ... Bu değerli atı saygıyla analım bu vesile ile ...
Bu hikayeden sanırım herkes bu sayfalar ile ilgili olan dersi veya vurguyu çıkarmıştır . Ne yapalım bazılarının karakteri böyle işte , yapacak birşey yok , son ana son dakikaya kadar burun buruna rekabeti tercih ediyor, potada ( fotofinişte) rakibi geçmenin hazzı demek ki başka birşeyde yok ! Bu hafta sonu son 50 mt'si koşulmaya başlanacak Mecidiyeköy'de yarışın bakalım Yavuzhan ruhu nekadar benzeşecek ...
Ha bu arada Yavuzhan'ın forması sarı-kırmızı idi , ama dili yoktu ki tercihini söyleyebilsin !
Sağlık sorunu olanlara güç diliyoruz ... İyi seyirler !

(F.D)Şeref Solmazer
24 Nisan 2008


-----------
31. Hafta

Fenerbahçe : 4 Denizlispor : 1

STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Mustafa Kamil Abitoğlu , Baki Tuncay Akkın , Erhan Sönmez

FENERBAHÇE: Volkan Demirel , Gökhan (Can dk. 85 ), Lugano , Edu , Uğur Boral , Colin Kazım (Semih dk. 66 ), Selçuk , Aurelio , Deivid , Alex (Ali Bilgin dk. 79 ), Kezman

DENİZLİSPOR: Süleyman, Hasan , Fatih Yiğen , Selahattin (Çağlar dk. 33 ), Carlos Alberto (Murat Karakoç dk. 50 ), Tomas , Moreira , Serhat , Güray , Yusuf , Fatih Egedik (Musa dk. 56 )

GOLLER: Kezman (dk. 21), Deivid (dk. 59), Murat Karakoç (dk. 76 k.k.), Güray (dk. 89), Semih (dk. 90+3)

---------------
30. Hafta

Ankaraspor : 2 Fenerbahçe : 2

STAT: Yenikent ASAŞ
HAKEMLER: Halis Özkahya, Serkan Gencerler, Nihat Mızrak

ANKARASPOR: Senecky, Risp, Tayfun, Emre Aşık, Erhan Albayrak, Hamilton(Neca dk. 73), Hürriyet(Murat Tosun dk. 73), Adem, Tita(Orhan Ak dk. 79), Mehmet Yılmaz, De Nigris
YEDEKLER: Gökhan, Murat Akyüz, Ediz, Eren
TEKNİK DİREKTÖR: Saffet Susic

FENERBAHÇE: Serdar, Gökhan, Edu, Lugano, Vederson, Deivid, Maldonado, Aurelio, Kazım(Uğur Boral dk. 68), Alex(Selçuk dk. 90+3), Semih(Kezman dk. 81)
YEDEKLER: Volkan Babacan, Yasin, Ali Bilgin, Önder
TEKNİK DİREKTÖR: Arthur Zico

GOLLER: Alex (dk. 7), Hamilton (dk. 32), Vederson (dk. 57), Mehmet Yılmaz (dk. 90+5)
SARI KARTLAR: Mehmet Yılmaz, Risp, Emre Aşık (Ankaraspor), Vederson, Deivid, Lugano (Fenerbahçe)

Derleyen : Futbol Dilencileri

11 Nisan 2008 Cuma

Ntvspor - Spornet Prg. Aykut Kocaman'a 3 Soru

10 Nisan 2008 Saat: 22:00
Ntvspor Kanalı : Spornet Programı
Yapım ve sunum : Ercan Taner - Murat Kosova
Konuk : Aykut Kocaman


Programda Aykut Kocaman'a sorulmak üzeri aşağıdaki 3 başlıktan oluşan soruyu gönderdim . Kosova soruyu A.Kocaman'a yöneltti .

Soru ve Aykut Kocaman'ın verdiği cevaplar ( Soru 3 başlıktan oluşuyordu )

F.D : Aykut Kocaman teknik direktörlüğü boyunca , özellikle tavrı duruşu ve çıkışlarıyla çok konuşuldu ve taraflı tarafsız herkesin takdirini kazandı . Hakkında Kitap yazıldı ( Barış Tut’un kitabı ki bu birçok insana nasip olmaz ) . Aykut Kocaman bunun sebebi olarak neyi görüyor ? Bu çizgisini koruyamamak gibi bir kaygı taşıyor mu Türkiye’de ( ben taşıyorum mesela onun adına ) ? Taşımak için birşeyleri feda etmek gerekiyor mu ?
A.K: Hepimiz insanız , hata yapmamak mümkün değil , tabiiki hatalarımız olacaktır , ama bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada cizgimi korumaya çalışacağım , ama insanız hata yapabiliriz ...


F.D: Ayrıca Aykut Kocaman şu dönemde ( çalışmadığı ya da çalıştığıda olabilir) Teknik Direktörlüğü konusunda – kendini geliştirme vs- ne gibi çalışmalar yapıyor (mu ?) , mesela bu konuda okuyor mu ? Okuyor ise ne gibi kaynaklar bunlar , nerelerden ne tür araştırmalar yapıyor ?
A.K: Doğrusu teknik direktörlüğü bıraktıktan sonra , kendi kendime hiçbirşeyle ilgilenmeme sözü vermiştim yani bu konuda hiçbirşey yapamama gibi , bunu da uyguladım , şu ana kadar özel hiçbir çalışma yapmadım , tabii futbolu seviyoruz , oynana maçları sürekli takip ediyorum , onun dışında özel bir çalışmam yok ...


F.D: Son olarak sezon sonuna kadar GS teknik direktörlüğü teklifi gelseydi ( belkide geldi !) , bunu kabul eder miydi ?
A.K: Türkiyede bizim pozisyonumuzda birinin böyle bir takımda T.D yapma ihtimalini % 0,1 olarak görüyorum . Normal şartlarda profosoneliz ve para kazanmak için çalışıyoruz , olması gerekir ama Türkiyede bu dediğim gibi % 0,1 , 0,1 de hayatta herşeyin olabileceğine dair olduğu için söylenmiştir . Ama bu durumda camia daha ilk günden size refleks tepkiler vermeye başlar ve bu gidene kadar devam eder ... Türkiye'de bu bana göre ASLA mümkün değil .

Murat Kosova , Ercan Taner ve Aykut Kocaman'a teşekkürlerimizi sunar, başarılar dileriz .


Not: Çok güzel bir program ve sohbetti , Kocaman birçok konuda güzel açıklamalar yaptı ama en dikkatimi çeken teknik direktörlüğü konusunda görüşü oldu , dedi ki en fazla 5-6 yıl daha çalışırım deyişiydi ki bu bence yanlış bir karar olur , umarım daha uzun yıllar ve daha kalıcı başarılara ve Türk Futboluna imza atmış bir teknik direktör olur . Ayrıca eleştiriler konusundada çok sert konuştu . Eski futbolcu ve işssiz teknik direktörlerin TV ve Gazetelerdeki yorumları ve elştirilerinin çok sert acımasız hatta iğrenç noktalara gelebildiği , birzamanlar o sahada yeralmış kişilerden böyle kişlik zedeleyici eleştirleri duymanın kendisini herzaman çok rahatsız ettiğini bildirdi , tabiiki dosunda eleştirilerin herzaman değerli olduğunu söyleyecek kadarda duyarlı nazik ve centilmendi ...



Futbol Dilencileri
11 Nisan 2008
İstabul

10 Nisan 2008 Perşembe

Şampiyonlar Ligi Çeyrek Final ( Chelsea : 2 Fenerbahçe : 0 )



Teşekkürler Fenerbahçe !

(FD) Şeref Solmazer
10 Nisan 2008 - İstanbul


Umutlarımızın son saniyeye kadar sürdüğü bir Londra gecesinden Fenerbahçe alkışlarla geri döndü . Evet kaybettik , bu kaybediş diğerlerinden farklı oldu , kah çok üzülmedik derken, kah kahrolma noktasında üzülüyor ve belkide dövünüyorduk . Fenerbahçe İstanbul'da 2-1 yendiği rakibine maçın ilk ve son üç dakikalarında yediği gollerle teslim oldu, arada kalan 84 kadikada ise başabaş ama skor avantajı olan rakibin ona pekte gol şansı vermediği bir maç oynadı . Elinden geleni yaptı . Daha fazlasını birazda rakibin ona yaptırmadığını kabul etmek lazım gelecektir . Ne de olsa karşımızda ki rakip Chelsea'ydı ... Yinede ilk yarıda Alex'in kullandığı iki serbest vuruşta Deivid ve Lugano , ikinci yarının sonlarında da Gökhan ve Kazım ile gol şansları yakaladık , eğer biri olsa eminim ki şimdi son dört keyfini yaşayacaktık . Ama bu futbolun doğasında olan birşeydi ve biz o golleri atamadık ve elendik . Chelsea'yı kutluyoruz , yolu açık olsun ...Ama Fenerbahçe bize yaşattığı bu heyecanla çok daha fazlasını hakediyor , bu sene elde ettiği tecrübe ve güvenle ileride daha iyi ve etkili işlere imza atmasını bekliyoruz . Doğrusu benim bundan sonraki beklentim Fenerbahçe'nin en kötü her yıl Ş.L gruplarından mutlak ve kesin çıkması ve ikinci turdaki rakiplerini "rakip şansına" da bağlı olarak elemesi ama en kötü bu turu oynaması ve çeyrek finalleri ardarda hedeflemesidir , eğer tüm bu koşullar önümüzdeki 5 yıl içerisinde sürdürülebilir bir başarıya dönüşürse arada bir finalin çıkması asla sürpriz olmayacaktır .


Fenerbahçe'mize bu yolda başarılar diliyoruz !

----

CHELSEA : 2 FENERBAHÇE : 0
STAT: Stamford Bridge
HAKEMLER: Herbert Fandel , Carsten Kadach , Volker Wezel (Almanya)
CHELSEA: Cuducini (Hilario dk. 26), Essien, Carvalho, Terry, Ashley Cole, Joe Cole (Malouda dk. 85), Ballack , Makelele , Lampard , Kalou (Belletti dk. 58 ), Drogba
FENERBAHÇE: Volkan, Gökhan Gönül, Lugano, Edu , Vederson (Ali Bilgin dk. 89), Kazım, Maldonado (Kezman dk. 60), Mehmet Aurelio, Deivid, Alex, Semih (Uğur Boral dk. 75)
GOLLER: Ballack (dk. 4), Lampard (dk. 87)
SARI KARTLAR: Essien, Carvalho (Chelsea)
----

Bu yıl Avrupa'da ülke olarak 4.yüz (*)

2007-08 sezonuna, 2 Şampiyonlar Ligi, 2 de UEFA Kupası temsilcisi ile giriş yapan Türkiye, Devler Ligi’nde Fenerbahçe ile 19, Beşiktaş ile 10,5 puan kazandı. UEFA Kupası’nda mücadele eden Galatasaray’ın 8, Erciyesspor’un 1,5 puanlık katkılarıyla 39 puana ulaşan Türk futbolu, İngiltere, İspanya ve Almanya’nın ardından kıtanın en başarılı dördüncü ülkesi durumundayız .
(*)(Milliyet- Uğur Meleke'den alıntılanmıştır )
----
Dünya Basınından
Sky Sports: Muhteşem karşıladıChelsea’nin ilk golünden sonra F.Bahçe önemli pozisyonlar buldu. Mavili takımın ikinci golüne kadar Stamford Bridge gergin bir oyuna sahne oldu.
BBC Sports: Parlak değildi
Daily Mail: Rüyadan uyandılar
The Sun: Zorlanmadan devleşti
The Daily Telegraph: Lokumun tadını çıkardı
The Guardian: Zar attılar
ALMAN BASINI
Bild gazetesi, "Milli takımımızın kaptanı Michael Ballack kafa golüyle Chelsea’ye tur atlattırdı"
Berliner Kurier gazetesi, Chelsea-F.Bahçe maçının kahramanının Ballack olduğunu ve maçta en iyi oyunlarından birini sergilediğini belirtti.
B.Z gazetesi de "Ballack’ın kafasıyla yarı finale"
İSPANYOL BASINI
AS gazetesi, F.Bahçe için en kahredici durumun Deivid’in kendi kalesine attığı gol olduğunu öne sürerken, "Eğer Deivid’in o hatası olmasaydı, dün akşam (önceki akşam) uzatmaya gidilecekti" ifadesini kullandı.
Marca gazetesi de, "Chelsea iyi bir F.Bahçe’ye karşı kazandı"
ABC gazetesi, "F.Bahçe, Ballack’ın golüne çok geç tepki vermeye başladı"
İTALYAN
La Gazzetta dello Sport: Maçın başında ve sonunda iki flaş gol F.Bahçe’nin rüyasına son verdi.
Corriere dello Sport: Chelsea yarı finale kaldı ama kötü oynadı, öldü öldü dirildi.
Tuttosport: Türkler fazla sorun yaratmadı.
----
Şampiyonlar Liginde Son Durum
Chelesea - Liverpool
Manhester United - Barcelona
----
Fenerbahçe için bitti ama Dilenciler için macera devam ediyor !

Kızılderili Sözleri ile Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi macerası





Miigwitch (*) FENERBAHÇE!

Yalnızkartal
10 Nisan 2008 - İstanbul


Öncelikle bu yıl yaşadığımız heyecan ve Şampiyonlar Ligi macerası için Fenerbahçe'ye bir FB'li ve bir futbolsever , bir dilenci olarak teşekkür ederiz .


"Ne kadar kaldığını ne kadar sorarsan yol o kadar uzun görünür. " Atasözü, Seneca kabilesi

Gerçekten son maçın son saniyesine kadar bir adım daha ileriye gitme şansı ve unmutlarını bize yaşattı ... Umudumuz ve dileğimiz takımımız ve diğer takımlarımızın tutarlı ve planlı çalışmalarını devam ettirip hedefe ulaşma yolunda daima ileriye doğru istikrarlı bir şekilde ilerlemeleridir . Nezaman hedefe ulaşılacağını düşünmeden hep ileriyi hedefleyerek ve hep çalışarak , isteyerek , ilerleyerek ... İnanıyoruz ki birgün baktığımızda o yolun bitmiş olduğunu göreceğiz !


"Gördüm ki hiçbir büyük işi başarmak insanın sadece kendine güvenmesi ile olmuyor. "

Isna La Wica, Lakota Ulusu


100,5. yılında son 10 yılda Aziz Yıldırım başkanlığında başlayan büyüyen ve şekillenen atılımlar bu sezon Avrupa'da da ses getirme başarısına ulaştı . Sanırım Fenerbahçe yönetim kurulu da , yandaşları da bu başarıyı çokta planlamamış ya da beklemiyorlardı , zaman zaman sürpriz gelişmelerle bu noktalara ulaştık. Futbol ve Basketbol gibi iki önemli takım yarışma sporunda Avrupa'nın en önemli kupalarında Fenerbahçe takımları çeyrek final oynadılar ... Ama bu başarının hem kalıcılığı hem de daha ileriye taşınması için yukarıdaki sözde de olduğu gibi yalnızca bir ya da birilerinin cabası veya çalışmasıyla olmaz . Büyüme ve büyüklük yalnızca tek taraflıda gelişmez , nasıl ulusal düzeyde 100 yıllık mazileriyle büyük seviyesine erişmiş bu takımlarımıza katkıda milyonaların emeği varsa bundan sonra uluslararası düzeyde başarıların devamı ve sürdürebilirliği içinde sadece sezonluk güven ya da başarı yeterli olmayacaktır ... Örneklerini daha öncede yaşadığımız bu sürecin kalıcı olması için herkesin üzerine düşen görev , sorumuluk ve bilinçte olması gerekmektedir .


"Tok Kuş Aç Kuşla Uçmaz " Omaha Kabilesi


Tabii ki bu başarılı yolda ilerlerken, bu vb başarıları kıskananlar onu farklı değerlendirenler , algılayanlar olacaktır . Hepberaber ileriye yürümekten ziyade ileriye gideni çekip tökezlemek isterler , maalesef bu insanın doğasında ve egosunda kaynaklanan çaresi olmayan bir zaafiyettir . Dolayısı ile bu tarz durumlara karşıda hazırlıklı olmak tedbirli olmakta fayda vardır .


"Kuvvet istiyorum, kardeşimle dövüşmek için değil, en büyük düşmanımla, kendimle dövüşmek için istiyorum." Atasözü(Kabile bilinmiyor)


Sonuç olarak Fenerbahçe'yi bugün geldiği noktadan ileriye götürecek en önemli güç kendi içinde var olan ve onu FENERBAHÇE yapan olguları yani FENERBAHÇE ruhu ve gücüdür . Umarım ki bu güç bu yıl topraktan fışkıran bir filiz gibi yeşerip büyüyp dallanıp budaklanacak ve ağaç olacaktır , umarım ki bu yılki başarı bu bahar aylarında Fenerbahçe gücünün yeniden doğuşunu filizlenmesini ve gücünü müjdeliyordur ...


"İlkbaharda usul usul yürü , Toprak Ana hamiledir " Kiowa Kabilesi


Yüzyıl önce doğmuştu , şimdi ürüyor filiz veriyor , kuvvetleniyor , gücü tüm dünyaya yayılıyor !

Sessizce bekleyin , geliyor ...


(*) Miigwitch : Ojibway Kızılderilileri dilinde " teşekkürler" demektir .

Yalnızkartal'a teşekkürler - Futbol Dilencileri

9 Nisan 2008 Çarşamba

Baba ile Oğulun Hikayesi - M.Ongan Yazdı

Chelsea - Fenerbahçe maçı akşamı bir evde yaşananlar . Dostum İsmail Murat (Ajan) Ongan Anlatıyor ...
Berk Ongan'a itafen
" Dün akşam eve saat 19,30 gibi geldim. Berk ( Oğlum 9 yaşında ) Baba dedi tüm ödevlerimi yaptım.Warblade (pc oyun) oynayalım mı ? Dedim tabi, neden olmasın, önünde engel kalmamış senin.Yemek yedikten sonra oturduk pc başına. Artık geçmiş yıllardaki gibi her oyun için jeton alıp haftalık harçlığın jetona yüklendiği dönemler sözkonusu olmadığı için defalarca yanıp, defalarca oynayabiliyoruz.İlk oynadığımız zamanlarda ancak 5-6 level geçebilirken oynamaya devam ettiğimiz için artık her oyunda kafadan 25-30 leveller civarına gelebiliyoruz.Berk baba dedi bak ilk zamanlarda daha baştan haklarımız biterken artık her seferinde oyunumuzu ileri götürmeye başladık her oynadığımızda kendimizi aşıp level sayımızı yükseltiyoruz. Dedim kesinlikle haklısın işte hayatta böyle ( baba muhabbeti) oynadıkça,vazgeçmedikçe,devamlılığı sağladıkça,dersini hep aynı kalitede,işini hep aynı kalitede yaptıkça oyunda level atladığın ve hep bir üst seviyeye geçtiğin gibi hayatta da seviye atlarsın. Önemli olan istekli olmak,küsmemek,vazgeçmemek,sürekliliği sağlamak ve konsantrasyonunu kaybetmemek.

İşte bundan sonra FENERBAHÇE’nin devamlılığının da bu yönde olması, her sene tabiri caizse "takır takır" çeyrek finale gelebilmesi bence esas başarıyı getirecektir.

Aşkınla çoşkunla sen çok yaşa
Yükseliyor bayrağın arşa…
(Ajan)
İsmail Murat Ongan
9 Nisan 2008 - İstanbul

Anket - 3 tamamlandı ( Fenerbahçe Şampiyonlar Liginde Ne Yapar )

Katılan 110 kişiye sonsuz teşekkürler , Önümüzdeki yıllarda Fenerbahçe'ye ve diğer tüm takımlarımıza Avrupa'da kalıcı ve daimi başarılar dileriz .


Futbol Dilencileri

Nisan 2008


8 Nisan 2008 Salı

Bu Akşam ya da Bu Gece ! ( Chelsea - Fenerbahçe 2. Maç)

Sözün bittiği noktadayız . Zico komutasında ve Deivid-Alex vurucu gücüne sahip FB kalan bir avuç barutunun son atımlarından birini daha bu akşam Londra'da kullanmalı ( kalanını saklamalı başka bir Londra akşamı yine olabilir çünkü ya da Liverpool ) ve patronunun memleketine giden yolu rakibe kapatmalıdır . Bu nasıl mı olur ? Kağıt üzerinde çok alternatifi var , ama bunların gerçekleşme ihtimali sadece tek ve bir , oda bu akşam maçın bitiş düdüğünde gerçekleşecek . Ve ben onu bilmiyorum ! Ama o saatin çok zor geleceğini biliyorum , sonunda da bize uygun iki şarkının başlangıç nakaratlarını koyalım ve şarkılardan bir fal tutalım umarım en sonundaki şarkıyla biter gecemiz ...

"Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç . Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç.. "

" Bu akşam , bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul'un ..."

" Bu gece barda , gönlüm hovarda , çalsın sazlar oynasın kızlar ..."

Sonuç olarak takımımıza güveniyoruz , çok zor bir gece görünüyor kağıt üzerinde , Moskovalı milyarder Abromovich takımının bu onuru kendine yaşatması için bence ekstra motive unsuru yaratıyor olabilir . Bu anlamda hakemin etkili olacağı bir maç olmaz umarım . Ayrıca bugüne kadar çok soğukkanlı oynayan takımımızın bu duruşu doğrusu beni rahatlatıyor , Chelsea'nin baskın bir oyunla gireceğini düşünüyrum maça ama bunu bizim kırmamız ve ona karşı bir planının olduğuna inanıyorum Zico'nun . Rakibin hızlı ve tempolu oyununu sakin ve teknik oyun çok ve etkili pas trafiği ve topu rakip sahaya taşıyabildiğimiz ölçüde başarmaya yakın olabiliriz ... Birde herşeye rağmen kanaatim odur ki BİR ADET GOL ihtiyacımız olduğudur ! O golü atmamız gerekiyor . Birde lütfen bu kez kendi hatamız ile gol yemeyelim ...
Unutmayın Nazım Usta bizi Moskova'ya çağırıyor : Çocuklar inanın , inanın çocuklar ...

Haydi KANARYALAR !

Bu gece bardaaaa....

( FD)Şeref Solmazer
8/4/08 - 10:00 - iSTaNBUL

7 Nisan 2008 Pazartesi

Yeşil Sahanda Yumurtalar - 3

Bravo Deivid
Deivid'in İngiliz Telegraph gazetesinde Chelsea hakkındaki açıklamalarından ...
"In football, names and money don't win games. You have to go out there and play, 11 against 11... Money buys players but doesn't build teams. We will play until the death and the better side on that specific night will be in the semi-finals."
( Futbolda isim ve para maç kazandırmaz, 11'e 11 oynanır oyun sahada . Para oyuncuyu satın alır ama takımı inşaa etmez . Yarı finale çıkmak için ölümüne mücadele edeceğiz )
Hakeme Gözlük
Kayseri yönetimi Fenerbahçe maçından sonra tepki gösteriyor ,bakalım nasıl gösteriyor .
"...''Maçın hakemi Hakan Sivriservi'nin ailesi, annesi ve babası, varsa çocukları bu maçı seyrettikten sonra kendinden utanıyorlardır. Bu utancı uzatmadan hakemliği kalmışsa şerefiyle bırakmasını istiyoruz''
Pozisyon vermeden yenilmek nasıl oluyorsa artık ?
İstanbul Büyükşehir Belediyespor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Ankaraspor maçı sonrası açıklama yapıyor ''Bir tarafta oynamaya çalışan, diğer tarafta oynatmamaya çalışan bir takım vardı. Rakibimize pozisyon vermeden mağlup olduk. Rakip hiçbir şey yapmadı''
Büyüksün ZİCO
Olaylı Kayseri maçı sonrası yorumda bulunuyor
''Biz de hakem hataları yüzünden puanlar kaybetmiştik. Önemli olan ne amaçla sahaya çıktığınızdır. Ne mutlu ki benim takımım futbol oynamak için sahaya çıktı''
İki tarafı sihirli (!) değnek
Kayserispor menejeri konuşmuş ''Oynuyoruz 'Teşvik mi aldınız?' diyorlar, geride kalıyoruz 'Maçı sattılar' diyorlar''
Şaka gibi , birde bunu haber yapıyorlar ...
Kim kime ne veriyor , acaba ABD'den üflenmiş olmasın
Fatih Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanlığı, Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'e 'Futbolun Profesörü' unvanı verdi.
Laporta , Barca'nın niye Mourinho'yla ilgilenmediğini açıklıyor . SÜPER!
" Büyük prestijimiz sayesinde ismimiz en yükseklerde yer alıyor . Dolayısıyla tarzımızı korumak zorundayız ."
UEFA Başkanı Michel Platini "Fenerbahçe'nin başarısı, finallerin hep büyük takımların hegemonyası altında olmadığını kanıtlaması açısından çok önemli" dedi.
Derleyen : Futbol Dilencileri

29. Hafta Fenerbahçe - Kayserispor

Fenerbahçe oyuna rahat ve pozisyonlar bularak başladı , doğrusu maçın bukadar zor geçeceği izlenmi yoktu ilk dakikalarda ama sonra iş terse döndü , FB kötü oynarken , Kayseride zaman zaman tehlikeli oluyordu . Sonuçta Fenerbahçe 90+3 de Semihle güldü . Penaltı içime sinmedi doğrusu , bence pozisyonda penaltı yoktu . Ayrıca Semih'in golünde de ince bir ofsayt vardı , ilgili yardıcı hakem sakatlandığı için maçın sonlarında konsantrasyonunu kaybetmişti bana kalırsa .

FENERBAHÇE : 2 KAYSERİSPOR : 1

STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Hakan Sivriservi , Cem Satman , Serkan Çimen
FENERBAHÇE: Serdar Kulbilge, Gökhan Gönül , Lugano , Yasin , Roberto Carlos (Kazım dk. 54 ), Vederson, Deivid, Aurelio (Uğur Boral dk 81), Maldonado , Alex , Kezman (Semih dk. 60)
KAYSERİSPOR: Ivankov , Koray , Avendano , Aydın , Kemal (Ali Turan dk. 63), Ragıp (Kamber dk. 84 ), Saidou , Mehmet Eren , Mehmet Topuz (Turgay dk. 63), Iglesias , Cangele
GOLLER: Saidou (dk. 32), Alex (dk. 65 Pen.), (Semih dk. 90+5)
SARI KARTLAR: Saidou, Ragıp, Cangele (Kayserispor), Vederson, Semih (Fenerbahçe)

4 Nisan 2008 Cuma

Tuhaf ( Ahmet Köksal yazdı )

Çok tuhaf bir ruh halindeyim. Rövanş çok yakın olduğundan mı bilmem, bir türlü doya doya sevinemiyorum. Sanki bir rüya gibi.

Şu Fener de ne şanslı takım yahu. Zico hoca falan değil aslında. Ben anlamam da, Gürcan Bilgiç öyle diyor. Yazar falan ya, herkesten daha iyi bilir doğrusunu.

Ben 90’ların başında NBA’e çok takılırdım. Büyük takımların hoca ve oyuncuları sırlarını şöylece açıklardı; çok çalışmak. Fener için bu formül; sabırla çok çalışmak olmalı. Bu sabrı yaratan adam Aziz Yıldırım. Çok teşekkürler büyük başkan.

Fenerimiz arka arkaya çok önemli maçlar oynayacak. Artık taktik, diziliş, bilmemne falan önemini kaybetti. Artık karakter mücadelesi var. Takımımızın yanında olalım, bütünleşelim. Laf söyletmeyelim, sahip çıkalım.

Ve Zico.. Büyük hoca mı bilmem, ama çok büyük bir insan olduğu kesin.
Teşekkürler Zico.
Ahmet Köksal
3 Nisan 2008 - İstanbul

3 Nisan 2008 Perşembe

Ş.L Çeyrek Final İlk Maç Fenerbahçe : 2 Chelsea : 1

Bu Takım Bahis Yatırır
( F.D) Şeref Solmazer - İst - 4/3/8

"Burası Kadıköy Burdan Çıkış YOK !"


Fenerbahçe Şampiyonlar Liginden 100,5. yılında devrim yapmaya devam ediyor . Zico liderliğinde Latin ve Türk oyunculara Kezman ve Kazım gibi Avrupa patentli oyuncularında katılımıyla oluşan kendine has bir kimya oluşturan takım gerçekten tüm tahminleri altüst edip Ş.L yoluna emin adımlarla ilerliyor . Dün akşamda " Burası Kadıköy , Buradan Çıkış YOK!" damgası dünya devi Chelsea'nın alnının ortasına vuruldu . 2-1

Volkan kaleyi Chelsea'lılara kapamıştı Deivid'e değil !

Doğrusu dün akşam FB'nin ne sonuç alırsa alsın iyi futbol oynayacağını , rakibe mahkum olmayacağını tahmin ediyordum . Bir kagımda geçen maçlarda da olduğu gibi önemli bir bireysel hata olmamasıydı . Oyun ilkyarıda beni hayal kırıklığına uğrattı ama bireysel hatada yanılmadım ve maalesef bu defa soldan kaçan Maluda'nın sert ortasında bu defa Deivid kendi kalesine attı golü . Bu yarı boyunca Fener ne top tutabildi ne de hucum edebildi , Chelsea oynadı ve kaçırdı. Volkan kaleyi rakibe öyle bir kapamıştaki , Drogba'nın iki önemli şutunu çıkarırken , Essien'in şutu direkten döndü .

İlk yarı karamsarlığa itti herkesi , birileri hariç

Tüm stadı bir karamsarlık kapladı tüm ilkyarı boyunca , seyirci sustu , takke düştü kel göründü diye düşündü büyük olasılıkla herkes, bazılarıda bıyık altından gülümsedi . Ama unutulan birşey vardı . Bu sene FENERBAHÇE Moskova yolunda bir Latin- Türk Devrimine imza atmaya başkoymuştu Comandante Zico yönetiminde ... Devreden sonra sahaya dönen hem de kendi kurşunuyla vurulmuş askerler bir kahramanlık destanı daha yazmaya ant içmişçesine oynamaya başladılar . Bu ruh bir müddet sonra o karamsar kitleyede küçük bir inanç verdi . Zico öyle bir oyuncu değişkliği yaptıki , gözkapaklarının ağırlığı altında ezildiğini düşündüğümüz Kazım futbolu öğrendiği ülkenin takımına öyle hızlı ve ani bir gol attıki Kadıköy'de ilk bomba patlamış oldu . Chelsea kalesinin delinmiş surlarında oluk oluk akıyordu askerler içeriye doğru ... Drogba , Ballack çıkmaya çalışıyor ,geliyor , geldikçe Edu, Lugano , Volkan'a çarpıp geri dönüyorlardı . Chelsea kaleside düşmek üzeriydi Kadıköyde ...

Takım Ruhu : Fenerbahçe Ruhu ve gücü yengeçleri dans ettiriyor

FB bu sene takım olmanın en duygusal örneklerini veriyor bence , bu duygusal bağ onları bugünkü başarıya götüren en önemli sebep . Bugüne kadar hep Deivid onları kurtarıyodu , Moskova'da Edu'yu Sevilla'da Volkan'ı , şimdi sıra onlardaydı , onlar direndi , direndikçe Deivid güçlendi , güçlendikçe enerjisi tüm stadı , ve dışardaki onlar için çarpan milyonlarca yüreği güçlenirdi , bu güç döndü geldi yine Deivid'i buldu ve o da bu güçle Moldonado'dan aldığı topa öyle bir vurdu ki , Bırakın İngiliz sahillerini taa Rio sahillerindeki yengeçler titredi ve dans etti . İşte olmuştu yine olmuştu . FENERBAHÇE birkez daha haykırmıştı . " Burası Kadıköy Buradan Çıkış Yok "

Bundan sonra

Sonrası salı günü Londra'da belli olacak . Chelsea dün akşamda ilkyarıda ve ikinci yarıda da görüldüğü gibi , hem tur için umutlanılacak veya umutlanılmayacak bir rakip olabilir . Anelka maç sonunda rahat görünüyordu 1 tane atarız her halukarda der gibiydi , umarım bu rahatlık 5 gün boyuncada sürer . Fenerbahçe'nin bence şansı var çünkü şu anda Fenerbahçe kazanmış ve önde . Dileğim orada bir gol bulmamız. Gol bulduğumuzda umuyorum ki 3 gol yemeyeceğiz ...

Haydi Fener !

FENERBAHÇE : 2 CHELSEA : 1

STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu

HAKEMLER: Claus Bo Larsen , Anders Norrenstrand , Henrik Sonderby

FENERBAHÇE: Volkan , Önder , Lugano , Edu , Vederson , Deivid , Mehmet Aurelio , Maldonado , Uğur Boral (Kazım dk. 54 ), Alex , Kezman (Semih dk. 72 )

CHELSEA: Cudicini , Malouda , Terry , Carvalho , Ashley Cole , Essien , Makelele , Ballack , Lampard (Mikel dk. 76), Joe Cole (Anelka dk. 86 ), Drogba

GOLLER: Deivid (dk. 13 k.k. ve 80), Kazım (dk. 65)


Dünya Basınından Başlıklar

Guardian Gazetesi (İng) "Deivid şok eden şutuyla gecenin kahramanı oldu "
Daily Mail Gazetesi (İng) "Fenerbahçe'nin öcü, Chelsea'nin hüsranı "
The Sun Gazetesi (İng) "Yedek Colin Mavileri korkuttu"

Sina.com (Çin ) : "Chelsea cehennem stadında bozguna uğradı, titreten muhteşem ölümcül vuruşa maruz kaldı"

Çin'in en büyük gazetesi olan Halkın Günlüğü :"Fenerbahçe'den beklenmedik patlama, Chelsea deplasmanda 2-1 mağlup"


(FIFA) internet sitesi: "Fenerbahçe, Avrupa'nın büyük takımlarından birini daha evinde şoke etti"

Marca (İsp) : "Türk ihtirası Chelsea'yi hiptonize etti"

Katalan Sport Gazetesi (İsp) : "Zico'nun ekibi Fenerbahçe, deneyimsizliklere ve teknik zayıflıklara rağmen bir ekibin diş ve tırnaklarıyla ve yenme azmiyle nasıl galip geleceğini herkese göstererek, Chelsea'yi 2-1 mağlup etti"

As (İsp) : "Deivid, yazı ve tura"

El Mundo Deportivo (İsp) : "Zico'nun Fenerbahçesi Chelsea karşısında aldığı galibiyetle tarih yazma umudunu sürdürüyor"

El Pais (İsp) "İstanbul Chelsea'yi çiğ çiğ yedi"

Globoesporte (Bra) "Deivid, hainlikten kahramanlığa Fener'e galibiyeti getirdi"

Lance Gazetesi (Bra), "Fenerbahçe, Deivid'in muhteşem golüyle İngiliz devini bozguna uğrattı"

La Gazzetta Dello Sport (İta) "Süper Fenerbehçe. Chelsea'ye 2-1"

Tutto Sport (İta) "Deivid Abramoviç'i bile ağlattı"

Corriere Dello Sport (İta) "İnanılmaz Fenerbahçe. Chelsea'ye 2-1'lik tokat"

Bu uğur , şans ve büyü nereye kadar

Uğura inanır mısınız ?
Ş.L maçları başladığından buyana dogaçlama gelişen bir uğuru halen devam ettiriyorum " Maçı evde ve kızımı öperek seyrediyorum maçları ve şu ana kadar boş yok . " Bakıyorum neredeyse "Ateist" birçok insan urefeye, şansa , uğura vb. şeylere inanmayan birçok insan bile konu FENERBAHÇE ya da futbol taraftarlığı olunca bütün yolları denemekten hiç çekinmiyor . Bu bile futbolun dünyada niye ilk sırada olduğunu çok net açıklıyor basitçe... Ş.L sponsorunun geçen yılki reklamındada bu uğur meselesi kullanımıştı hatırlarsanız ( Yatak yıkılıyor ama aynen devam :)
Sonuçta Uğurlar konusunda yanılmadık , ev uğurumuz tutmaya devam ederken (saçma olduğunu biliyoruz ama yine de birçok kişinin olduğuna inandığı gibi ) , Uğur Boral'da bizi yanıltmadı ve bir Göhkan Gönül gibi olmadı , istrarsız Uğur aynen devam , birmaç var 3 maç ara ki bulasın ...
Fenerbahçe bu yıl 101 yıllık devrimini gerçekleştiriyor
Bu sene inanılmaz birşey oluyor . Bu takım o küçük ihtimalleri ve sürprizleri inanılmaz bir güven , rahatlık ve sakinlikle yapıyor ki , anlamak mümkün değil . Bu konudaki doktora tezini Zico ve Deivid'in doğduğu topraklarda , yedikleri yemek içtikleri suda aramak gerektiğini düşünüyorum , bu olay bizim karakterimize hele ki FB tribine tamamen ters ...

Ş.L'de 11 tane gol yemişsin , bunlardan resmi olarak 3'ünü kendi kalene ( 2 Edu, 1 Deivid) , gayri resmi olarak en az 3 tanesini (2 volkan 1 edu ) ikram etmişsin ... "Eh be kardeşim olmaz ki böyle " Önce kendine sonra rakibe hem de yediğinden fazlasını atacak kadar rahatlık ! Birde şu ana kadar yenilmemiş ve 2 gol yemiş takıma, biri kendine olmak üzeri 3 tane gol ... Sevilla'dan yediğimiz 5 golden 4'ünüde onların atmayıp bizim yediğimizi hatırlayınca ( Carlos'un sakatlandığı gol hariç) ,bunlar bize çoook fazla !

Yapma bunu , yapma bunuuuuu !
Nazım bizi güneşli günleri görmeye Moskova'ya mı çağırıyor
Tribünler geçen yıllarda söylemişti , BJK'lilerde kullanır , ama bu sözler budefa başka bir mana ve büyü içeriyor ...
( *) "Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli günler göreceğiz...
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar, ışıklı maviliklere süreceğiz...
Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir.
Motorun sesi. Uuuuuuuy! çocuklar kim bilir ne harikûlâdedir
...
Moskova zafer şarkılarını söylemesi "
Devamını nacizane ben getirdim , usta beni affetsin .
Soru - Cevap ve diğer dialoglar
Dialog 1
- Nereye kadar ? Nereye kadarrrr ?
- .....
- Ne ! Moskova mı ?
- ...
- Yok canım , o kadar dayanamayacağız evde ...
Dialog 2
- Baba sen niye sürekli maç seyrediyorsun ? Ne zaman bitecek bu maçlar ?
- Hıh !!!

Bu sene Fenerliler için adrenalin yılı !

Bu 101. i daha çok sevdim !

(FD) Şeref
(*) Nikbinlik - Nazım Hikmet Ran

1 Nisan 2008 Salı

27. ve 28. hafta Kasımpaşa ve BJK maçları

BJK : 1 FENERBAHÇE : 0

STAT: BJK İnönü
HAKEMLER: Yunus Yıldırım, Mustafa Emre Eyisoy, Alper Ulusoy
BEŞİKTAŞ: Rüştü, İbrahim Toraman, Gökhan Zan, Baki, İbrahim Üzülmez(Ali Tandoğan dk. 46), Serdar Özkan(Batuhan dk. 85), Cisse, Delgado, Tello, Holosko, Nobre
YEDEKLER: Hakan Arıkan, Mehmet Sedef, Aydın, Schildenfeld, İbrahim Kaş
TEKNİK DİREKTÖR: Ertuğrul Sağlam

FENERBAHÇE: Volkan Demirel , Gökhan Gönül, Lugano, Edu, Vederson, Colin Kazım, Aurelio, Maldonado, Uğur Boral(Semih dk. 65), Alex, KezmanAli Bilgin dk. 82)
YEDEKLER: Volkan Babacan, Yasin, Kemal, Önder, Selçuk
TEKNİK DİREKTÖR: Arthur Zico
GOLLER: Alex (dk. 11 ve 80), Serdar Özkan (dk. 74)
SARI KARTLAR: Cisse, Baki, Serdar Özkan (Beşiktaş), Edu, Colin Kazım, Vederson, Semih, Alex (Fenerbahçe)

Fenerbahçe sezon sonu itibari ile hem de çok önemli bir maç öncesi BJK karşısında üstün ve nispeten rahat bir oyunla kolay kazandı diyebiliriz . Alex resitali sonucu getiren önemli etkendi . Kazım Deivid'in yokluğunda beni şaşırttı ... Chelsea maçı öncesi iyi bir moral oldu denilebillir.
Başarılar Fenerbahçe ...

----------------------------------------------
FENERBAHÇE: 3 - KASIMPAŞA: 0
Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Hüseyin Göçek , Serkan Ok , Aleks Taşçıoğlu
Fenerbahçe: Serdar , Gökhan , Lugano, Edu , Vederson , Deivid , Selçuk (Dk. 58 Semih ), Aurelio , Uğur (Dk. 82 Maldonado), Alex , Kezman Tolga , Ömer , Fatih , Askou , Alpaslan , Özgür , Merthan (Dk. 86 Fransergio), Barbaros (Dk. 71 Yekta ), Erhan , Murat , Desire (DK. 51 Ademoviç)
Goller: Dk. 67 Alex, Dk. 85 Semih, Dk. 90 Deivid (Fenerbahçe)
Sarı Kartlar: Dk. 47 Deivid (Fenerbahçe), Dk. 54 Barbaros (Kasımpaşa)

Derleyen : Şeref